Author:  Tom Robbins
Viewed: 35 - Published at: 7 years ago

İnsanın amaçları, idealleri, uğrunda mücadele edeceği nedenleri varsa, o zaman o insan, kafasının üzerinde sıçan kılma asılı sallanan kılıca tüm dikkatini veremez. Her birimize bir yolculuk bileti verilmiştir. Eğer yolculuk ilginçse {sıkıcıysa zaten tek suçlusu kendimiz oluruz}, o zaman çevremize bakıp zevkini çıkarırız {ne de çabuk geçiyordur manzara yanımızdan!}, çevredeki diğer yolcularla çene çalarız, sık sık kalkıp tuvalete ziyaretler yaparız, günah çıkarırız... Ama bileti kaldırıp da bakmaz, üzerinde yazılı son istasyonun adını okumayız. Oysa açık seçik yazılıdır orada: Dipsiz Kuyu. Ama yolun sarsıntıları arasında ne kadar görmezden gelirsek gelelim, bizi bekleyen ölüm hep oradadır. Perdelerin hemen ardındadır. Daha doğrusu, çorabımızın içindedir. Bir türlü temizleyemediğimiz bir kire benzer. Eğer insan dindarsa, dipsiz yuvarlanışını bir mantığa oturtur. Eğer insanın mizah anlayışı varsa {bu konuda iyi bir mizah anlayışı, şimdiye kadar bulunmuş dinlerin hepsinden daha yararlıdır}, insan espriyle, alaycılıkla onu en aza indirebilir. Ama hayalet yine de orada durur. Gece gündüz, her gün, her yaptığımızı elindeki tebeşirle gri bir renge boyar. Yaptığımız şeylerin pek çoğunu, bilinçaltımızda, dolaylı olarak, ölüm düşüncesinden kurtulmak için yaparız. Belki de kendimizi, yaptıklarımızla çok değerli, çok vazgeçilmez kılmayı, ölümün bizi almakta tereddüt etmesini sağlamayı amaçlarız. O kılıç kafamıza düşse bile, şanslı olup hâlâ hayatta kalanların anılarında yaşayabilmeyi garanti etmek isteriz.

( Tom Robbins )
[ Jitterbug Perfume ]
www.QuoteSweet.com

TAGS :